People dergisinin bu haftaki sayısında Madonna, insanları 6 çocuğundan 4’ünü (David, Mercy, Esther ve Stella) evlat edindiği güzel ve mücadeleci ülkeye davet ediyor. 11 Temmuz’da bu süper anne ve ailesi, Mercy James Çocuk Cerrahisi Merkezi ve Yoğun Bakım Merkezi’nin açılışı için Malavi’ye gitti. Bir ay sonra Madonna Londra’daki evinin kapılarını People’a açtı ve annelik hayatını, duygusal evlat edinme sürecini ve neden hayatını Malavi’li çocuklara yardım için adadığını anlattı.
On iki yıl önce Madonna dünyanın zirvesindeydi. Büyük beğeni toplayan Confessions On a Dance Floor albümüyle kariyerinin bambaşka bir yeni dönemindeydi. Los Angeles’ta kocası Guy Ritchie, çocukları Lourdes ve Rocco ile mutluluğunun tadını çıkartıyordu. Ancak bir şeyler eksikti.
Madonna o günleri hatırlıyor… “Düşündüm ki ben dünyanın en şanslı insanıyım. Birçok şeye sahibim ama insanlara yardım etmek için yeterince bir şey yapmadığımı hissediyorum.”
Madonna kısa bir süre sonra ülkesinin kötü durumu hakkında açıklamada bulunan Malavi’li Victoria Keelan ile temasa geçti ve ekledi: “Evren dinliyordu. Nereye gitmem gerektiğini biliyordum. ”
Blantyre’de bulunan bir hastaneyi ziyaret ederken…
“Bir toplama kampında olduğumu hissettim. Kimse için yeterince yatak yoktu. Herkes çok zayıftı ve insanlar AIDS, kötü besletme ve sıtma sebebiyle ölüyordu. Çocuklarım vardı ve ben yakında yetim kalacak veya çoktan kalmış çocuklara bakıyordum.
AIDS salgını New York’ta ilk kez başladığında Aşağı Doğu yakasında yaşıyordum ve en yakın arkadaşım HIV pozitifti. St. Vincent Hastanesi’ne gittim çünkü eşcinsel topluluğunun daha önce hiç görmediği çılgınca bir şekilde ötekileştirildiğini gördüm. AIDS hastalarının olduğu bölümde yan yana yataklar, güçten düşen insanlar ve ölüm kokusunu hatırlıyorum. Sorumluluk ve merhamet duygusuyla ‘Bu insanlara nasıl yardım edebilirim? bu insanları nasıl sevebilirim? onları nasıl daha iyi hissettirebilirim?’ düşündüm. Çünkü herkes onları bir kenara atıyor ve onlara dokunmak istemiyordu.
Yine kimsenin konuşmak istemediği, yardım etmeye gelmeyip ötekileştirdiği Malavi’de aynı şeyleri daha derin ve sanki bir anlamı varmış gibi hissettim. HIV virüsünün yayılımı çok hızlıdır çünkü kimse seks ve korunma yöntemleri hakkında konuşmaz. Bunlar birer tabudur. Şok olmuştum, böyle şeyler hala devam ediyor muydu? Hemen yardım etmek istediğimi biliyordum ve yine biliyordum ki küçük veya büyük bir şekilde yardımım dokunabilirdi. İlk başta çok fazla şey yaptım ve kendimi gereğinden fazla dağıttım. Bu sebeple yükü taşıyamadım. Burada olmaya gönüllü insanlar bulmaya çalışıyordum. Ama çok fazla iş vardı ve kimse bu kadar uzun soluklu bir şey yapmak istemiyordu. Ailemle ilgilendim, işimi yaptım ama bununla ilgilenemedim. Bu sebeple üzerinde çalıştığım projeler bir kenara atıldı. Çünkü yöneticiler bana karşı sorumlu olmak istemiyordu.
Kızların eğitimi benim için çok önemlidir ve birçok Afrikalı kız ilkokulu geçemiyor. Teşvik edilmiyorlar, okullar yürümenin imkansız olduğu uzaklıkta ve okullarda tuvalet bulunmuyor. Bu durumlar okulu tehlikeli ve imkansız bir hale getirir ve kızlar da gitmemeyi seçer. Kızlar evde kalıyor ve 14, 15, 16 yaşlarında evleniyorlar, aileleriyle ilgilenip ev işlerini yapıyorlar. Bu onların içinden çıkamadıkları bir döngü.”
Yıllarca süren çabaların ve boşa giden milyon dolarların sonucunda Madonna projeyi 2011 yılında tekrar gündeme getirdi. Madonna’ya göre eski yönetim ekibinin hatalı çalışmaları projenin çökmesine sebep olmuştu.
“Mimarlar getirttim. Herkes her şeyi gönüllü yaptı. Ben de müfredat ve üniformalar tasarladım. Bunun harika bir deneyim olacağını düşünüyordum. Bazen çok fazla sahtekârlık ve parayı yanlış yerlerde kullanım vardı. Bazen akıllıca harcandı ve herkes olması gerektiği gibi davrandı. Bazen ise paramı sokağa atıyormuşum gibiydi. ‘bu insanlara neyi emanet ettim’ diye düşünüyordum. Çok fazla hayal kırıklığı yaşadım.
Malavi’deki en büyük hayırsever kişiyim. Ama bir suçlu muamelesi gördüm. Bu çılgınca. Ama zaten Malavi’deki tüm işlerim böyleydi. İnsanlar bana ‘Oh, çok safsın. Kim olduğunu sanıyordun ki?’ demek istiyorlardı. O zamanlar ‘belki onlar haklı, kim olduğumu sanıyorum ki’ diyerek gitmek istedim. Ama birkaç gün sonra ‘Beni eleştirenler dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için ne yapıyorsunuz?’ diye düşündüm. Eğer yaptığınız şeye inanıyorsanız en nihayetinde bu tarz şeylerle uğraşmak zorundasınız. “
Madonna Malavi’yi yılda en az 2 kez ziyaret ediyor. Bu bir aile meselesi.
“Çocuklarıma Afrika’dayken bayılıyorum. Özverili davranışlarını, yaşadığımız ayrıcalıklı dünyayla karşılaştırıldığında normal şikâyetlerde bulunmalarını görmek harika. Hayat kurtarmak için buradayım. Buraya gelen bir yabancı olmak istemiyorum. Onların kendilerine yardımcı olmalarını istiyorum.”
Raising Malavi ile çok başarılı olsa da Madonna’nın işi bitmedi.
“Çok fazla hata yaptım. Ama öğrenmeye devam ettim çünkü popülarite kazanma amacı olmaksızın insanlara yardım etme niyetimi asla unutmadım. İnsanlara yardım etmek dövme yaptırmak gibidir. Eğer bir kere yaptırırsanız devam gelir, bağımlı olursunuz. Kişisel hayatınızda yarattığı farklılığı görürsünüz. Bu yüzde bir kişiye ve bir kişiye daha yardım edersem ne olur? Bu lunapark trenine binmek gibi bir şey?”