Vogue Türkiye/Art Unlimited sanat eleştirmeni ve yazarı İlker Cihan Biner, ünlü koreograf, dansçı ve sanatçı Damien Jalet ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Madame X Tour’un koreograflarından biri olan Damien Jalet, söyleşide Madonna ile yollarının nasıl kesiştiğinden bahsetti:
“- Ben 14 yaşındayken bir müzik kaseti hayatımı değiştirdi. Adı Ray Of Light’tı. Madonna’nın her zaman hayatımda izi oldu. Öte yandan onun Jean-Michel Basquiat, Keith Haring gibi sanatçılarla olan arkadaşlıkları beni etkilemişti. Madonna popüler müzikle sanat arasında köprü kuran isimlerden biri. Ne yazık ki Madame X turnesini göremedim. Turnede sizin de katkılarınız olduğunu biliyorum. Madonna ile çalışmak nasıl bir deneyimdi?
Damien Jalet: Ben de 11 yaşlarımdaydım… Madonna benim için çok önemliydi, onun kocaman kalabalıkları elektrik gibi çapması beni derinden etkiliyordu: Enerjisi, ikonoklast ve diyonizyak yönü, değişim anlayışı ve sonuna kadar diretme özelliği… 90’larde büyüyen genç bir kuir için Madonna’yı gerçek bir simgesel figür olarak görmemek çok zordu.
Madonna Suspiria’da benim çalışmamı gördükten sonra asistanından bana e-posta göndermesini istemiş, bu da beni çok şaşırtmıştı. İki hafta sonra Madonna’nın Londra’daki evinde buluştuk ve kendimi iki saat boyunca Madonna ile baş başa buldum. Çok star struck (yıldızlara veya şöhretli insanlara duyulan hayranlık) hissetmiş olmama rağmen tutkulu bir diyaloğumuz olmuştu. Bana henüz yayınlanmadan albümünden pek çok parça dinletti. Bana, artık stadyumlar yerine tiyatro sahnelerinde gerçekleştirmeyi hayal ettiği yeni gösterisinin bazı kısımlarının koreograflığını üstlenmemi teklif etti. Birkaç ay sonra birlikte çalışmaya başladık. Çalışmalar çok yoğun ve benim asla hayal bile edemeyeceğim kadar heyecan vericiydi. İşlerim normalde pop müzikle pek bağdaşmaz, belki de bu yüzden (Malcolm X ve James Baldwin’e saygıyla hazırladığım) giriş kısmı ya da dansçıların ritmik olarak nefes alıp verdikleri Rescue Me gibi kısımları müziksiz çalıştık. Tüm bunlara ek olarak, kendisi de çağdaş dansçı olan Madonna’nın kızı Lola (Lourdes Leon) ile birlikte direkt Martha Graham referanslı olarak Frozen’ın bir nevi canlı versiyonunu çekmek de beni çok mutlu etti. Madonna yaptığı her seçime, aldığı her karara ve uğraştığı her detaya son derece hâkim ve bağlı bir insan. Herkesi, sadece fiziksel ya da müzikal olarak değil uyum ve sanatsal titizlik konularında da gidebilecekleri en uzak yere doğru itmekten hoşlanıyor. Yaptığı her işin altında önemli araştırmalar yatıyor ve Madonna tutku dolu bir iş ortağı!”